Baharın gelmesiyle özellikle de alerjilerin sıklıkla görülmeye başladığını ifade eden Dermatoloji Uzmanı Dr. Gülbiye Güler, tedavide iyi bir hasta-hekim ilişkisiyle daha iyi verim alınabileceğini dile getirdi.
Bahar aylarında özellikle solunum yollarıyla vücuda alınan polenlerin ürtikere yol açtığını belirten Dermatoloji Uzmanı Dr. Gülbiye Güler, “Ürtiker daha derin dokuları tutarsa buna anjiyoödem denir. Bunda dudaklarda, göz kapaklarında, el ve ayak tabanlarında şişmeler meydana gelir. Alerjik bir deri hastalığı olan ürtikerin bahar aylarıyla birlikte çok sık görülür. Bahar aylarında özellikle solunum yollarıyla vücuda alınan polenler ürtikere yol açar. Deri dışında sindirim sistemi ve solunum yolları tutulumu olursa karın ağrısı, midede dolgunluk hissi gelişir. Solunum yollarında ise seste çatallanma hissi, yutkunurken takılma hissi, nefes darlığı ve hastada panik hali görülür. Anjiyoödemde hayati tehlike olabildiğinden acil müdahale gerektirir. Çok nadiren de anafilaksi ve hipotansiyon oluşabilir” sözlerini kullandı.
Bazı antibiyotiklerin, ağrı kesici, antienflamatuar ve kas gevşeticiler ile radyo kontrast maddelerin en sık ürtiker yapan sebepler arasında yer aldığını aktaran Dr. Gülbiye Güler, “Özellikle ileri yaşta olan kişilerde sık gelişir ve ürtikerde ilaçlar mutlaka sorgulanmalıdır. Çocuk ve genç yaş grubunda daha sık görülür. Besin alındıktan 90 dakikalık süre içinde genellikle gelişir. Paketli gıdalar, süt ve süt ürünleri, balık ve deniz ürünleri, yumurta, fındık, fıstık, çilek, muz, kivi, domates, çikolata ve baharatlar ürtiker yapan en sık karşılaştığımız gıdalardır” sözlerini kullandı.
Akut ürtiker tedavisinde temel ilacın antihistaminikler olduğunu ifade eden Dr. Gülbiye Güler, “Akut atak sebebi tespit edilebilirse bu tetikleyici faktör uzaklaştırılmalıdır. Antihistaminik tedaviye yanıt vermeyen ürtikerlerde sistemik kortikosteroidler genellikle etkili olabilmektedir. Bazı olgularda histamin 2 blokerleri kullanılabilir. Nadiren fototerapi ve kalsiyum kanal brokerleri kullanılabilir. Plazmaferez, İVİG ve kronik immünospresif tedavi verilebilir. Anjiyoödem tablosu varsa ve larinks tutulumu bariz olan hastalarda antihistaminik ve sistemik kortikostoroid tedavisine cevap alınamıyorsa, anaflaktik şok riski nedeni ile sistemik adrenalin kullanılması gerekebilir. Fiziksel ürtikerlerin tedavisinde sürtünme, sıcak, soğuk, su ve güneş gibi etkenlerin uzaklaştırılması ile ürtiker kontrol altına alınabilir. Gıda ve gıda katkı maddelerinin ürtikeri tetikleyeceği belirtilerek diyet günlüğü tutması önerilebilir. Şüpheli besinlerin uzaklaştırılması diyeti yararlı olabilir. Uyku bozukluğu ile giden ürtikerlerde antidepresanlar da kullanılabilir. Yerel tedavide ılık veya soğuk banyo, duşlar, soğuk yaş pansuman sınırsız önerilir” ifadelerini kullandı.