3 yıl boyunca kamuya personel alımı sınırlandırıldı. Yeni tasarruf paketine ilişkin değerlendirme yapan Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın emekten tasarruf olmayacağını, personel fazlası değil, eksiği olduğunu dile getirdi. Yalçın, “Görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki bağ büyük oranda koptu. Kamu görevlileri emekli olmamayı, emekli olan kamu görevlileri de göreve geri dönmeyi istiyor. Söylem hayal kırıklığı içeriyor” dedi.
Kamuda tasarruf önlemleri kapsamında iki önemli konu Meclis’e geliyor. Dün detaylarını Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıkladığı yeni tasarruf paketinde personel istihdamına ve çalışma düzenine yönelik değişiklik yapılacağı açıklanmıştı. Bu kapsamda emekli olan personel sayısı kadar istihdam sağlanacağı bildirildi. Ayrıca Kamuda esnek ve uzaktan çalışma modellerinin geliştirilmesi de tasarruf paketinde yer aldı. Alınan kararlar ile kamuda personelin daha verimli kullanılması ve kamu hizmetinin kalitesinin artması amaçlanıyor.
MYNET FİNANS / ÖZEL
“TASARRUF ÖNEMLİ AMA PERSONEL İSTİHDAMI KISITLANAMAZ”
Tüm kalemde harcamalar 3 yıl süre ile sınırlandırılırken tasarruf paketine ilişkin Mynet’e değerlendirmede bulunan Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın’dan dikkat çeken bir açıklama geldi. Kamudaki gereksiz harcamaların kısılması ve israfın önlenmesi anlayışını desteklediklerini dile getiren Ali Yalçın, “Toplu sözleşme masasında da Türkiye’nin yaşamış olduğu zorlu süreç, kamu işvereni tarafından sıklıkla dile getirildi. Bu noktada, ülkemizin büyümesi ve deprem bölgesinin tekrar inşası ve ihyası için her birimize sorumluluk düşüyor. Bu çerçevede oluşturulan tasarruf tedbirleri elbette önemli. Fakat, personel istihdamı ya da toplu sözleşme hükümlerinin kısıtlanması söz konusu olamaz, olmamalıdır” ifadelerini kullandı.
“PERSONEL FAZLA DEĞİL, EKSİK”
Kamu istihdamının emekli olanlarla sınırlandırılması yaklaşımını doğru bulmadıklarının altını çizen Yalçın, “Kamuda eğitimden sağlığa, tarımdan enerjiye, ulaşımdan diğer alanlarda üstlenilen önemli hizmetlere baktığımızda kamunun birçok alanında personel fazlalığı değil personel eksikliği var. Tasarrufta öncelik israfın önlenmesi olmalıdır. Ama emek ve alın teri, israf değildir. Emek bu anlamda tasarrufa konu edilemez” dedi.
“GÖREV AYLIĞI VE EMEKLİ AYLIĞI ARASINDAKİ BAĞ KOPTU”
Temmuz zammı ile birlikte memur maaşı ortalama 44 bin TL’ye yükselecek. En düşük memur emekli maaşı ise 18 bin liraya dayanacak. Yalçın, görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki bağın büyük oranda koptuğunu anımsatarak sözlerini şöyle sürdürdü:
Memur zammı 3 tabloda netleşti!
“Bu sebeple istihdamda asli kriter hizmet sunumunda kalite ve nitelik olmalı ve bunu sağlanmak için yapılması gereken gerçek personel ihtiyacı gözden kaçırılmamalıdır. Üstelik enflasyonun etkileri göz önünde bulundurulduğunda emekli olmak isteyecek kamu görevlisi sayısının azlığı ile birlikte, 3 yıl boyunca yeni atama yapılmaması durumunda oluşacak mağduriyet ve mağduriyetten etkilenecek kitlenin büyüyeceği muhakkak göz önünde bulundurularak alınan karar yeniden değerlendirilmelidir.
Görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki bağ büyük oranda koptu. Kamu görevlileri emekli olmamayı, emekli olan kamu görevlileri de göreve geri dönmeyi istiyor. Böyle bir ortamda emekli olan kadar personel istihdam edeceğiz söylemi gerek atama bekleyen gerekse de üniversitelerden mezun olacak evlatlarımız için hayal kırıklığı içeriyor.”
“ESNEK ÇALIŞMA KAMUYA ÖRNEK OLMALI”
“Bununla birlikte esnek ve uzaktan çalışma, kamu lojmanlarında fiyatlandırmanın düzenlenmesi içerikleri de toplu sözleşme hükümlerine aykırılık teşkil etmeyecek ve istihdamı önceleyecek şekilde sürdürülmelidir” diyen Yalçın, “Kamu bu anlamda örnek olacak ve örnek alınacak bir yapıya sahiptir. Sosyal devlet ilkesi göz ardı edilmeden gerçek anlamda israf engellenmelidir” şeklinde konuştu.
ÖĞRETMEN ATAMALARI
Son olarak geçtiğimiz günlerde öğretmenler için 20 bin atama açıklayan Milli Eğitim Bakanlığı’nın kararına ilişkin de konuşan Yalçın, “Geçtiğimiz günlerde öğretmen atamalarına ilişkin açıklamalarda bulunduk. Öğretmen ihtiyacı ve öğretmen istihdamı arasındaki çelişkiyi göz önünde bulundurarak bir şey ifade etmek istiyorum. Eğitim hizmetimizin kalitesi gerek öğrenci sayısına gerekse de öğretmenlerimizin sayısına bağlıdır. Nüfus artıyor, kamu hizmeti ihtiyacı artıyor, kamunun hizmet etmesi gerektiği alanlar artıyor” dedi.