Türkiye’de başta İstanbul’da olmak üzere birçok kentin belası haline gelen müsilaj (deniz salyası) uykusundan uyandı. Avcılar sahillerinde yeniden müsilaj görülmeye başladı. İstanbul Boğazı’ndan gelen görüntüler tedirgin etti. Müsilaj için “Görür görmez kaçın, denize girmeyin” uyarısı geldi.
Balıkları öldürmekle kalmıyor, insan sağlığına da zarar veriyor… Müsilaj tehlikesi İstanbul Boğazı’nda yeniden baş gösterdi. İstanbul Çevre Konseyi Genel Sekreteri Zafer Murat Çetintaş müsilajın risklerine dikkat çekerken “Özellikle yazın haziran ila eylül ayı içerisinde hastanelere giden çocuk hastalarda artış olduğunu bunların içerisinde ishal ve kusma vakalarının yüksek olduğunu görebilirsiniz” diye konuştu.
DAHA ÖNCE DE MÜCADELE EDİLDİ
Marmara Denizi’nde 2020 yıllarında en üst seviyede görülen müsilaj Türkiye’nin gündeminde yer almış, önlenmesi için çalışmalar başlatılmıştı. Uzmanlara göre deniz kirliliği, havaların ısınması gibi nedenlerle ortaya çıkan müsilaj deniz hayatını olumsuz etkiliyor. Balıkların ölmesine sebep oluyor. İnsan sağlığına da etkiliyor. Çocuklarda kusma ve ishal vakalarının artmasına neden oluyor.
İSTANBUL BOĞAZI’NDA TEDİRGİN EDEN GÖRÜNTÜLER
İstanbul Boğazı’nda havadan çekilen görüntülerde gemilerin geçişi sonrası oluşan köpüklerin kaybolmadığı ve Boğaz’ın her köşesini kapladığı görülüyor.
AVCILAR SAHİLİNDE MÜSİLAJ
Avcılar sahillerinde ise müsilaj havadan çekilen görüntülerde net bir şekilde ortaya çıktı. Müsilaj Avcılar açıklarında kilometrelerce uzunlukta uzun ve ince bir çizgi şeklinde görüntülenirken, uzmanlar ise müsilajın görüldüğü yerlerde denize girilmemesi yönünde uyarılarda bulundu.
“UYKUDA OLAN MÜSİLAJI KIŞIN UYUYAN AYILARA BENZETİYORUM”
İstanbul Boğazı’nda oluşan köpüklerin 2020 yılından itibaren denizlerde görülen müsilajı hatırlattığını ifade eden İstanbul Çevre Konseyi Genel Sekreteri Zafer Murat Çetintaş, “Yaklaşık 30 yıl önce müsilajı gündeme getirmiştim. Bunun oluşumu giderek hızlanıyor. Müsilaj uyuyor, uykuda olan musilajı kışın uyuyan ayılara benzetiyorum. Kışın uyur yazın uyanmaya başladığında tekrar ortaya çıkar, müsilaj da böyledir. Hava ve su ısındıkça ortaya çıkıyor. İstanbul Boğazı’nda üst akıntılar var. Üst akıntılar Karadeniz’den aşağı doğru geliyor. Karadeniz kıyıları olan ülkelerin kirliliği de bize geliyor. Tüm dünya denizlerinde müsilaj vardır. Karadeniz’deki kirlilik boğazlara girmeye başladığında suların da ısınmasıyla müsilaj oluşmaya başlıyor. Özellikle Boğaz’ın akıntısız yerlerinde oluşuyor” dedi.
“MÜSİLAJI GÖRÜR GÖRMEZ KAÇIN, DENİZE GİRMEYİN”
İstanbul Boğazı’nın daha fazla incelenerek temizlenmesi gerektiğini ifade eden Çetintaş, “Müsilajın deniz canlılarına büyük zararı vardır. Özellikle balıkların ölümüne yol açabiliyor. Oksijen eksikliğinden balıklar kitleler haline ölebiliyor. Çocuklar kirli denildiği zaman dinlemiyor denize giriyorlar. Bu kirlilikten mikrop kapıyorlar. Müsilaj dönemlerinde çocuklarda ishal ve kusma vakaları ile karşı karşıya kaldık. Verilere baktığınız zaman özellikle yazın haziran ila eylül ayı içerisinde hastanelere giden çocuk hastalarda artış olduğunu bunların içerisinde ishal ve kusma vakalarının yüksek olduğunu görebilirsiniz. Müsilajı görür görmez kaçın, denize girmeyin” diye konuştu.