TÜSİAD Yüksek İstişare Toplantısı’nda açıklamalarda bulunan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Risk priminde muazzam bir iyileşme var” diye konuştu. Bakan Şimşek enflasyon içinse en zorunun geride kaldığını belirtirken, “Bu sene çok büyük ihtimalle kişi başı milli gelirde dünya bankası tanımına göre ilk defa Türkiye yüksek gelirli ülkeler grubuna girecek” dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TÜSİAD Yüksek İstişare Toplantısı’nda konuştu. Ekonomik göstergeler ve döviz kuruyla ilgili önemli mesajlar veren Bakan Şimşek, enflasyon konusunda en zorun geride kaldığını söyledi. Şimşek ayrıca “Bu sene çok büyük ihtimalle kişi başı milli gelirde dünya bankası tanımına göre ilk defa Türkiye yüksek gelirli ülkeler grubuna girecek.” diye konuştu.
Bakan Şimşek’in açıklamaları şöyle;
Bizim programın önemli hedeflerinden biri de mali disiplini tesis etmek, dezenflasyona çok güçlü bir destek vermek.
Buradaki mali disiplinin tesis etmesine yönelik çabamızı bir borç sürdürülebilirliği sorunuyla ilişkilendirmemek lazım. Çünkü Türkiye’nin AB tanımlı genel devlet borcunun milli gelire oranı yüzde 28,5. Bize benzer ülkelerde bu oran yüzde 70 civarı. Dolayısıyla buradaki çabalar daha çok bir dezenflasyon programına destek, ikincisi yapısal reformlara mali alan yaratmak, üçüncü olarak da cari açığın sürdürülebilir patikada kalmasını sağlamak.
Bu dönemde kur riskini azalttık. Döviz ve altın cinsinden borç stoğu içindeki payını azaltıyoruz. Borçlanmanın vadesini artırıyoruz. Bir taraftan kur riskini, bir taraftan likidite riskini azaltıyoruz, bir taraftan faiz riskini düşürüyoruz.
Diğer bir hedefimiz KKM’den çıkıştı. Geçen sene 143 milyar dolarla zirveyi bulan KKM bugün 60 milyar doların altına indi. Temmuz itibarıyla vergi teşviklerini kaldırdığımız için çok büyük ihtimalle KKM’den çıkış çok daha hızlanacak ve Türkiye bu faslı da kapatmış olacak.
“RİSK PRİMİNDE MUAZZAM BİR İYİLEŞME VAR”
Türkiye’nin risk priminde dramatik bir düşüş yaşandı. Bize benzer ülkelere göre, bu program sayesinde, risk priminde muazzam bir iyileşme var.
Türkiye’nin şu anda dış kaynağa erişiminde sorun önemli ölçüde ortadan kalktı.
“ENFLASYONDA EN ZORU GERİDE KALDI”
En zoru geride kaldı. Kolay bir süreç değil. Dezenflasyon konusunda Türkiye tecrübeli ama hiç de başarılı değil.
Şu anda dezenflasyon döneminin başındayız. Enflasyon önümüzdeki ay yüzde 60, sonraki ay yüzde 50 civarında, daha sonra da yılı yüzde 38 civarında olacaktır. Ama yüzde 42’ye kadar da bir tolerans var tabi. Enflasyonu gelecek yıl ise yüzde 20 ve sonraki sene yüzde 10’un altına kalıcı bir şekilde çekmek istiyoruz.
“BİR İLK OLACAK” DİYEREK DUYURDU
Bu sene çok büyük ihtimalle kişi başı milli gelirde dünya bankası tanımına göre ilk defa Türkiye yüksek gelirli ülkeler grubuna girecek.
Daha adil gelir dağılımı bunun olmazsa olmaz bileşeni. Büyüme için fiyat istikrarı gerekiyor.
Vergide adaleti sağlama çabasındayız. Yükü dar gelirliye yüklemeyeceğiz. Şu anda asgari ücrette sıfır gelir vergisi ödenmektedir. Kurumlar vergisini 5 puan artırdık. Büyüme modeli esas itibariyle ihracat odaklı olacak. Yol haritamız net.
“ŞU ANDA İŞSİZLİK ORANLARI SON 12-13 YILIN EN DÜŞÜK DÜZEYİNDE”
Ortalama 700 bin vatandaşımıza her sene iş bulma mümkün oldu. O da büyüme ile istihdam yaratan büyüme ile tabi ki oldu. Şu anda işsizlik oranları son 12-13 yılın en düşük düzeyinde. Biz bu süreçte kamuda harcama disiplinini çok önemsiyoruz. Bütün harcamaları gözden geçiriyoruz.
Bazı programları kapatacağız. Bazı birimleri kapatacağız. Birçok ilçede şu anda teknoloji ile verebileceğimiz kaliteli hizmeti eskiden el yordamı ile veriyorsak o birimleri kapatıyoruz, çalışanları yeniden eğiteceğiz, kayıt dışılıkla mücadeleyi güçlendirmek için gelir idaresi bünyesinde bu arkadaşları yeniden görevlendireceğiz.
Maliyenin her ilde iki ayrı birimine ihtiyaç kalmadı. Yakında Hazine’de de bazı birimleri birleştirmeyi hedefliyoruz. Benzer çalışmayı bütün Bakanlıklardan istedik. Cari harcamalarda yüzde 10’luk bir kesinti yaptık.”