TRT’nin dijital platformu Tabii’de izleyiciyle buluşan Gassal dizisi, hikayesi ve etkileyici oyuncu performansıyla milyonların beğenisini toplarken kısa sürede fenomen haline geldi.
Türk yapımı fenomen dizilere bir yenisi daha eklendi.
TRT’nin dijital platformu Tabii’de yayınlanan Gassal isimli dizi, kısa sürede Türkiye’nin gündemine oturdu.
Dizi ölümle burun buruna geldikten sonra büyük bir değişim yaşayan ve ölünce kendisini yıkayacak birini aramaya başlayan bir gassalın maceralarını konu ediniyor.
“Ölünce beni kim yıkayacak?” sorusunun peşine düşen gassal Baki’nin kara mizahla dramı harmanlayan hikayesi, kısa sürede yüksek izlenme oranlarına ulaştı.
İLK BÖLÜM YOUTUBE’DA 10 MİLYON İZLENDİ
Yayınlandığı günden itibaren sosyal medyada gündem olan dizinin ilk bölümü, Tabii resmi YouTube kanalında 10 milyona yakın görüntüleme alırken, dizinin “İçim Yanar” adlı müzik klibi de milyonlarca kez dinlendi.
KISA SÜREDE FENOMEN OLDU
Etkileyici oyuncu performansı ve konusu itibariyle de dikkat çeken hikayesiyle Gassal, kısa sürede adeta fenomen haline geldi.
Tüm sosyal medya platformlarında kendinden söz ettiren dizinin kesitleri adeta elden ele dolaşıyor.
İKİNCİ SEZON ÇEKİMLERİ TAMAMLANDI
Diğer yandan Ahmet Kural’ın başrolünde yer aldığı, Selçuk Aydemir’in yönetmenliğini üstlendiği dizinin 2. sezon çekimleri de tamamlandı.
Senaryosunu Sümeyye Karaaslan’ın kaleme aldığı dizinin yeni sezonunda başrolleri Ahmet Kural ve Hande Soral paylaşacak.
Ercan Kesal, Nazan Kesal ve Serhat Kılıç gibi usta oyuncuların da kadroda yer alacağı yeni sezonda, izleyiciler sürpriz gelişmelerle karşılaşacak.
Gassal’ın galası, sanat ve sinema dünyasından birçok ismin katılımıyla The Seed Sakıp Sabancı Müzesi’nde gerçekleştirilmişti.
Galada basın mensuplarına açıklamada bulunan dizinin başrol oyuncusu Ahmet Kural, Sümeyye Karaarslan’ın kaleme aldığı senaryoyu çok beğendiğini dile getirerek, “Onun yarattığı dünyada ‘Baki’ karakterini oynamak benim için gurur verici.” ifadelerini kullandı.
“HEM EĞLENİYORUZ HEM HÜZÜNLENİYORUZ”
Kural, dizinin hüzünle komediyi bir araya getirdiğine işaret ederek, “Dizide hem eğleniyoruz hem de hüzünleniyoruz. İzleyince her şeyin farkına varacağız. Değişik güzel bir set oldu bizim için. Şu an ikinci sezonu da çekiyoruz. Şimdilik gayet güzel gidiyor.” dedi.
“BAKİ’NİN RUH HALİNE ODAKLANIYORUM”
Yaklaşık bir yıldır dizide canlandırdığı “Baki” karakterinin ruh haline odaklandığını dile getiren ünlü oyuncu, “Gassal ile ilgili gördüğüm her şey bana Baki’yi hatırlatıyor ve öyle bakıyorum. Bir de bu işte çok çalışan, emek veren var. Bu işin reklam kısmını, tanıtımını, yapım şirketimiz hallederken, benim görevim de Baki karakterine elimden geldiğince hayat verebilmekti.” diye konuştu.
“MANEVİYATINIZIN KUVVETLİ OLMASI LAZIM”
Gassallığın çok hassas bir meslek olduğuna dikkati çeken Ahmet Kural, şöyle devam etti:
Selçuk Hocam’la Bursa’ya gittik. Bursa’da gassal abilerimizle görüştük. Sadece böyle merak ettiğim tek şey, ‘neden bir insan bu mesleği yapar, yapabilir, nasıl yapabilirdi?’. 3-4 saatlik sohbetimizin sonunda gassal abimiz şöyle bir cümle kurdu, ‘Ben mevtaları, layığıyla, usulüne uygun bir şekilde ve sevenlerin de içine sinecek şekilde son yolculuğuna uğurlamanın verdiği hazzı yaşıyorum.
Bu bizim için çok büyük bir haz’ dedi. Ben orada anladım. Yani inanmanız gerekiyor, maneviyatınızın da biraz kuvvetli olması gerekiyor. ‘Yoksa inanmazsanız, bu işi yapamazsınız’ dedi. Biz de oradan yola çıktık. Hassas bir konu olduğu için de çok hassas davranmaya çalıştık. Komedi yaparken de biraz hassasiyete dikkat etmek zor oluyor. Orada da Sümeyye Hanım sağ olsun her zaman beni frenleyen insan oldu.
“DİZİYİ, SADECE BİR KARA MİZAH OLARAK NİTELENDİREMİYORUM”
Filmin yönetmeni Selçuk Aydemir de şunları kaydetti:
Bir komedi dizisinin içerisinde nasıl durur diye merak ettiğim ama beni de kaşıyan, çok da yapmak istediğim bir türdü. Ama o türün kalemi benden çıkmıyordu. Sümeyye Hanım’ın senaryosunu görünce ‘tamam bu’, ‘bunu yazamam ama ben bunu çok iyi çekerim’ dedim.
Haliyle de kendimi denemek istediğim bir komedi alt türü kara mizah. Diziyi, sadece bir kara mizah olarak da nitelendiremiyorum. Çünkü ontolojik sorularının da dışında dramatik aksiyonu da çok yüklü. Drama da yapmaya karşı böyle bir meyilim vardı.
DRAM ÖLÜM OLDUĞU İÇİN KENDİLİĞİNDEN GELDİ
Senarist Sümeyye Karaarslan ise filmin çıkış noktasına dair, “Ölüm hep üzerine konuşmadığımız ama kenarda çok büyük, güçlü bir hakikat olarak hep duruyor. Hayatımızda hep var ama üzerine bir türlü konuşamıyoruz, üzerine yorum yapamıyoruz, yorum yapmaktan biraz kaçıyoruz. Bunu bir gassalın yaşaması, ölümle yüzleşip ölüm paniğini yaşaması, biraz işe komedi kattı. Dram zaten ölüm olduğu için kendiliğinden geldi. Dolayısıyla bir kara komedi çıktı ortaya. Aslında hikaye böyle bir yerden, güçlü bir hikayeyi ararken çıktı.” ifadelerini kullandı.
Hikayenin 10 yıl önce ortaya çıktığını aktaran Karaarslan, “Zaman içinde demlendi. Sonunda çok kreatif bir iş oldu. Senaryo kendisine yönetmenini, oyuncularını çağırdı. Bence bu proje de öyle oldu.” dedi.
Dizinin konusu ise özetle şöyle:
“Kimi zaman kimsesiz insanların cenazesini yıkayan Baki, onlar gibi olmamak için çabalamaya başlar. Hayatı boyunca uzak kaldığı şeylerle yüzleşir. Sosyalleşmeyi, evlenmeyi, toplum içine karışmayı deneyimler. Fakat 30’lu yaşlarına kadar bilinçli uzak durduğu şeyler onun için gerçekten de anlamsızdır. Instagram için sürekli fotoğraf çekilen gençler, sırf adet yerini bulsun diye yapılan evlilikler, arkadaş çevresinde söylenen pembe yalanlar onun için saçmadır. Kendisini yıkayacak birilerini bulma telaşı ile giriştiği bu yolda toplumu objektif bir gözle inceleme imkanı bulur. Bu yolculuğun sonunda ise geçmişinde yaşadığı büyük travmalarla yüzleşerek, yaşadığı kaygının temelinde ölüm korkusunun olduğunu keşfedecektir.”