SUSURLUK ŞEKER FABRİKASI MÜDÜRÜ İSYAN ETTİ:
“GÜNAH KEÇİSİ OLDUK!”
Simav Çayı’nın uzantısı olan ve Balıkesir’den Bursa’ya kadar uzanan havzada bulunan Susurluk Çayı’nda çeşitli tarihlerde gerçekleşen balık ölümlerinden sadece ve üstelik tek kamu kurumu olarak kendilerinin sorumlu tutulduğunu söyleyen Susurluk Şeker Fabrikası Müdürü Hakan Çelik, “Bizim üretimimizde hiçbir kimyasal kullanılmıyor. Ancak bölgedeki çok sayıdaki işletmelerin içerisinde balık ölümlerinden nedense biz sorumlu tutuluyoruz. Fatura bize kesiliyor. Resmen günah keçisi ilan edildik. Balık ölümleriyle ilgili doğrudan bize geliniyor ve 96 bin TL ceza kesmek istediler. Bir kere değil, her sene böyle bu” diye dert yandı.
DEREDE ÖLÜ DENİZ BALIKLARI BULUNDU
Susurluk Şeker Fabrikası’nda basın toplantısı düzenleyen müdür Hakan Çelik, Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesi Çeltikçi Mahallesinde meydana gelen balık ölümlerinin sorumlusu olarak Şeker Fabrikasının gösterilmesi, bu sebepten ötürü de Balıkesir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından para cezası kesilmesinden rahatsızlıklarını dile getirdi. Susurluk Kaymakamı Muammer Köken’in de katıldığı toplantıda açıklama yapan Hakan Çelik, “Haberlerde bu ölümlerin sebebinin hiçbir araştırma yapılmadan fabrikamızın sorumlu tutulması ve suçlu ilan edilmesi tarafımızca şaşkınlık yaratmıştır. 2017 yılında yazın fabrikamızın çalışmadığı dönemde balık ölümlerinin fabrikamızdan kaynaklandığı ile ilgili haberler yayımlanmıştı. İlçe tarım ve orman bakanlığı ekipleri ırmağı takip ettiğinde bir köprünün altında balık ölümlerini görmüşler. Bu balıkları incelediklerinde ise balıkların deniz balığı olduğunu müşahede etmişlerdir” dedi.
“İŞLETMEMİZDE KİMYASAL YOK;
ÜRETİLEN ŞEKER YÜZDE 99,99 DOĞAL..”
Susurluk Şeker Fabrikası’ndaki üretimin başından sona kadar hiçbir aşamasında en küçük bir kimyasal dahi kullanılmadığını vurgulayan Hakan Çelik, “Fabrikamız çevrenin kirlenmemesine çok önem vermektedir. Fabrikamıza üretimi esnasında gelen pancarlar suyla fabrikaya alınarak yıkama işleminden geçirilir. Bu esnada suyun çamurdan arındırılması için önce havuzda dinlendirilip temizlenen su yeniden üretimde kullanılmaktadır. Çıkan çamurlar ise 5 adet havuzda hapsedilmektedir. Bu havuzda bulunan çamurların kesinlikle kimyasal bir özelliği bulunmamaktadır. Elde ettiğimiz şeker de yüzde 99,99 doğaldır. Yani fabrikamız toprakta yetiştirilen pancar üretimde kullandığından atığımız tamamen doğaldır. Şu anda çamur havuzlarımızdan herhangi bir ırmağa akan atık su bulunmamaktadır” diye konuştu.
“BU İTHAMLAR ŞEVKİMİZİ KIRIYOR”
Hem basının hem kamuoyunun fabrikaya sahip çıkmalarını isteyen Hakan Çelik, “Geçtiğimiz birkaç yılda fabrikanın modernleşmesi ve iyileştirilmesi adına büyük yatırımlar yapılmıştır. Önümüzdeki yıllarda da çevre ile ilgili yatırımlara daha da öncelik verilecektir. Günah keçisi olarak fabrikamıza kesilen cezaların çalışma zevkimizi azmimizi engellediğini belirtmek isteriz. Sizden isteğimiz Fabrikamıza sahip çıkmanızdır. Her seferinde yanımızda olduğunu bildiğimiz Susurluk halkının nabzını tutan siz değerli basın çalışanlarının Fabrikamızla ilgili yanlış ya da doğru olmayan haberlere ilgi göstermeyerek ilçenin incisi Susurluk Şeker Fabrikasına sahip çıkmanızı rica ediyorum“ ifadelerini kullandı.
KAYMAKAM DA SAHİP ÇIKTI
susurluk Kaymakamı Muammer Köken, kamu kuruluşu olan ŞEKER FABRİKASINA Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünce kesilen cezalarla ilgili yaptığı değerlendirmede “Buradaki konu devletin devlete kestiği bir ceza değil. Kurumların hepsi bireydir. Şeker fabrikasının durumuyla ilgili defalarca açıklama yapıldı. Susurluk Çayı Kütahya’nın Simav ilçesinden başlayıp Gemlik körfezine kadar gider. Gemlik Körfezinin kirlenmesiyle ilgili haber yapılmış. Burada bir tek Şeker Fabrikası yok. İklim değişikliği, suyun debisinin azalması da canlılar için etkili oluyor. Yıldız köyünün yakınında da balık ölümleri oluyor. Bunlar teknik konular, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü bu konuda açıklama yapar. Tüm fabrikalarımız çevresine Saygılı olmak zorundadır üretim amenna ama başkasına zarar vermeden üretim temel felsefemizdir. Bunu bir aile babası olarak da temenni ediyoruz. Gıda önceliğimiz ama sürdürülebilir tarım ve çevre hepsinin önünde gelir” ifadelerini kullandı.