Kafkas Dernekleri Federasyonu Genel Merkez Yönetim Kurulu üyesi ve Bölge Koordinatörü Sevinç Baykan Özden, Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’nün yıldönümü olan 21 Mayıs nedeniyle yazılı açıklama yaparken, ” Başta Rusya Federasyonu ve içerisinde yaşadığımız ülkeler olmak üzere tüm dünya ülkelerinden soykırımın tanınmasını talep ediyoruz. Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’nün sonuçlarının ortadan kaldırılması yönünde çifte vatandaşlık ile yaşadığımız ülkelerdeki dil, kültür ve kimlik haklarımızın anayasal, yasal ve kurumsal düzenlemeler ile garanti altına alınmasını talep ediyoruz” dedi. “Çerkesler sürgün edildikleri topraklara gönderildiklerinde o ülkelerin dillerini bilmiyorlardı.Tıpkı bu topraklara gelen atalarımın Türkçe bilmedikleri gibi” diyen Özden, Çerkeslerin yaşadıkları bütün ülkeleri vatan belleyerek oranın asli vatandaşları olmalarına dikkat çekti.
Kafkas Dernekleri Federasyonu’nun Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’nün 156. yılında hazırladığı “HÜZNÜ KATMERLİ BİR 21 MAYIS” başlıklı açıklamada şu görüşlere yer verildi:
Bir takvim yılı içerisinde toplumumuz için en önemli gün hiç şüphesiz Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’nün yıldönümü olan 21 Mayıs’tır. Toplumumuz hem anavatanda hem de diasporamızın yaşadığı ülkelerde anma törenleri ve çeşitli etkinlikler ile acısını hem birbiri ile hem de kamusal alanlara çıkarak birlikte yaşadığı halklar ile paylaşır, adalet talebini tüm vicdanlara duyurmaya çalışır. Federasyonumuz da her yıl Başkanlar Kurulu ve Yönetim Kurulu’nda konuyu görüşerek anma etkinliklerimizin hem yerel hem Türkiye geneli hem de anavatan ayağını üye derneklerimiz ile birlikte koordine etmektedir.
Federasyonumuzu oluşturan derneklerin çalışmaları sonucu 125. Yılda başlatılan 21 Mayıs Anma Etkinlikleri, toplumumuzun ve özellikle de yeni yetişen gençlerimizin kimlik bilincinin gelişiminde önemli bir etken olmaktadır. Yapılan etkinliklere onbinlerce kişi katılmakta, kamusal alanlara kimliğimiz, kültürümüz, tarihimiz ve taleplerimiz taşınmaktadır. Son yıllarda artan medya ve siyaset dünyasının ilgisi de sesimizin ülke ve dünya gündemine taşınmasına katkı sağlamaktadır.

“SALGIN NEDENİYLE ACIMIZI YETERİNCE PAYLAŞAMAYACAĞIZ”
Ne yazık ki bu yıl 21 Mayıs, küresel ölçekte yaşadığımız Korona virüsü sorunu ve bu çerçevede alınan önlemler nedeni ile evlerimize çekilmek zorunda kaldığımız bir döneme denk geliyor. Bu çerçevede kamu sağlığına ilişkin ciddi riskler ve yasal önlemler nedeni ile, fiziki olarak kamusal alanlara arzu ettiğimiz ölçüde çıkamayacağız; acımızı kardeşlerimiz ve dostlarımız ile yeterince paylaşamayacağız.
Pandemi şartlarını da göz önüne alarak derneklerimiz ve toplumumuz ile birlikte iletişim kanallarını etkin şekilde kullanarak 21 Mayıs’ı anlamına uygun şekilde anmak için çalışıyoruz. Bu çerçevede, Korona önlemleri döneminde ilk adımlarını 25 Nisan Adıge Bayrağı Günü’nde attığımız sosyal medyayı ve internet yayıncılığını daha etkin kullanma çalışmalarını 21 Mayıs haftasında daha da ileriye taşıyoruz.
İlkokul yaş grubu çocuklarımızın katılımı ile “Hayalimdeki Kafkasya”; ortaokul ve lise grubu gençlerimizin katılımı ile “Çerkes Sürgünü”temalı resim yarışmaları düzenledik. Yine 21 Mayıs anmaları çerçevesinde bir öykü yarışması da düzenledik. Yarışmalarımızın jüri üyeliklerini üstlenen kıymetli sanatçı ve aydınlarımıza da bu vesile ile bir kez daha teşekkür ediyor; derece alan gençlerimizi kutluyoruz.
“ODAĞIMIZ TOPLUMSAL MÜCADELE OLMALI”
Dünyanın ve içerisinde yaşadığımız ülkelerin gündemleri ve şartları dönem dönem bazı büyük olaylarla değişebilmektedir. Bugün de Korona virüsü pandemisi ile böyle bir dönemden geçiyoruz. Ancak gerek ana vatanımızda gerek diasporada dilini, kültürünü ve kimliğini kaybetme riskine karşı varlık mücadelesi veren bir toplum olduğumuzu unutmamalıyız. Dünyanın ve içinde yaşadığımız ülkelerin gündemlerinden ve şartlarından etkilenmemek mümkün değilse de odağımız daima toplumsal mücadelemizde olmalıdır. Bu hedeften şaşmadan her alanda kurumlarımız ile birlikte örgütlü şekilde çalışmalıyız. Kurumlarımız da toplumumuzu tüm farklılıkları ile toplumsal çalışmalara dahil etmek ve kimlik bilincini başta gençlerimiz olmak üzere tüm bireylerimizde güçlendirmek üzere çalışmalıdır. Bu hedef doğrultusunda 2020 yılını kurumsallaşma yılı ilan etmiştik, bu çerçevede çalışmalarımızı kararlı şekilde sürdürüyoruz.
Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’nün yıldönümü vesilesi ile bir kez daha başta Rusya Federasyonu ve içerisinde yaşadığımız ülkeler olmak üzere tüm dünya ülkelerinden soykırımın tanınmasını talep ediyoruz. Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’nün sonuçlarının ortadan kaldırılması yönünde dönüş hakkı ve çifte vatandaşlık ile yaşadığımız ülkelerdeki dil, kültür ve kimlik haklarımızın anayasal, yasal ve kurumsal düzenlemeler ile garanti altına alınmasını talep ediyoruz.
Toplumumuz ve kurumlarımızın, savaş, sürgün, soykırım, dağınık iskân, asimilasyon kentleşme ve küreselleşme gibi pek çok zorlukla mücadele ederek bugüne kadar azimle taşıdığı kimliğini, bu olağanüstü dönemde de güçlü şekilde destekleyerek geleceğe taşıyacağına inancımız tamdır”