Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hakkari Yüksekova’daki 3.Piyade Tümen Komutanlığı’nda görevli Mehmetçikle orucunu açtı.
Ramazan dolayısıyla iftar programlarına devam eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hakkari Yüksekova’ya gitti.
Mehmetçikle iftar yaptı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, beraberindeki Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve TSK komuta kademesi ile Mehmetçiğe sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi.
AA’da yer alan habere göre, iftarı terörle mücadele operasyonlarında önemli başarılar sağlayan Yüksekova’daki 3. Piyade Tümen Komutanlığı’nda yaptı.
İftar sonrası yaptığı konuşmasına Mehmetçikleri selamlayarak başlayan Erdoğan, “Sizler nezdinde vatanın korunması görevini emanet ettiğimiz kahraman Mehmetçiklerimizin her birinin ramazan ayını tebrik ediyorum. Öyle bir ramazan ayı ki başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ebedi azaptan kurtuluş olan ve içinde de Kur’an-ı Kerim’in inzal olduğu Leyle-i Kadr var. Rabbimden temennim şudur, ‘Ya Rab bizleri ramazanı şerife kavuşturduğun gibi inşallah Ramazan Bayramı’na da kavuştur.’ Yüce Mevla’dan aynı şekilde bu bayramı da ülkemizin birliği, beraberliği, kardeşliğini görerek yaşamayı bizlere Rabbim nasip etsin.” ifadelerini kullandı.
“Askerlik sadece silah değil, yürek işi”
Tarih kitaplarının, Türk milletini “asker millet” olarak tarif ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatan savunması söz konusu olunca yediden yetmişe vazife başına koşacağımızı, daha önemlisi de bu mücadeleyi başarıyla neticelendireceğimizi pek çok defa ispatladık. Askerliğin sadece silah değil asıl yürek işi olduğunu, diğer toplumlarla kendi insanımızı karşılaştırarak rahatça görebiliriz.” diye konuştu.
“Zaferimiz, zaferlerimiz daim olsun”
Türkiye’nin, geçmişten bugüne dünyanın en eski devlet geleneğine, dolayısıyla ordusuna sahip bir ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Şimdi kapıdan girerken dört tane başlık gördüm. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. İşte bu dörtlükle beraber diyoruz ki bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Bizi bölemeyecekler, parçalayamayacaklar. İşte bu birliğiniz, bu beraberliğiniz az önce Savunma Bakanımın da ifade ettiği gibi bu ülkede terörle mücadelede bizleri zafere taşıdı. Zaferimiz, zaferlerimiz daim olsun. Cumhurbaşkanlığı forsunda temsil edilen devletlerimizin her biri güçlü ordularıyla geniş bir coğrafyada hakim olmuş, hüküm sürmüştür. En doğudan en batıya kadar her yerde ecdadın ayak izlerine rastlamak mümkündür. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin küresel düzeyde takdir toplayan siyasi ve ekonomik gücünün gerisinde de eğitimi, donanımı, disiplini, cesareti ve vizyonuyla dünyanın en iyi ordularından birine sahip olması vardır. Dünyanın hem en gözde hem en çalkantılı bölgesinde bin yıldır varlığımızı sürdürebilmemizi askeri kabiliyetimize borçluyuz. Bugün de aynı güvenle kuzeyimizde ve güneyimizde, doğumuzda ve batımızda nice yıkımlar, acılar, çatışmalar, trajediler yaşanırken biz huzur içinde hedeflerimize doğru yürümeyi sürdürebiliyoruz.”
“Destanlar yazarak elde ettiğimiz başarılarla gurur duyuyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk Silahlı Kuvvetlerimizin sınırlarımızı koruma görevinin ötesinde pek çok farklı ve gerçekten zorlu coğrafyada yürüttüğü harekatlar, küresel kirli senaryolarda ülkemizi adeta dokunulmaz kılmaktadır. Suriye’den Libya’ya, Irak’tan Karabağ’a, Akdeniz’den Ege’ye kadar pek çok yerde kara, hava ve deniz unsurlarımızla destanlar yazarak elde ettiğimiz bu başarılarla gurur duyuyoruz. Tabii bu noktaya öyle kolay gelmedik. Bir süredir darbelerin ve vesayetin gölgesi altında gerçek potansiyelini ortaya koymakta zorlanan bir ordumuz vardı.” ifadelerini kullandı.
“Rabbim her birinizi esirgesin”
Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin ardından gerçekleştirilen reformlar sonrasında Türk Silahlı Kuvvetlerinin yeniden tarihteki o şanlı, şerefli, heybetli görünümüne ve ruhuna kavuştuğunun görüldüğünü belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
“Allah’a hamdolsun milletimizin ‘Peygamber Ocağı’ olarak vasıflandırdığı, namusunu ve geleceğini emanet ettiği ordu işte bu. Adına marşlar bestelenen, türküler yakılan, dualar edilen, gerektiğinde canlar adanan, kanlar dökülen ordumuza insanımızın atfettiği değerler mukaddeslerimizin mütemmim cüzüdür. Genelkurmay Başkanından erine kadar Türk Silahlı Kuvvetlerinin tüm mensuplarının bu idrake sahip olduğunu ve gereğini yerine getirmek için gece gündüz çalıştığını yakinen biliyoruz. Ordumuz, artık sadece bizim değil geniş bir coğrafyada yaşayan yüzlerce milyon dost ve kardeşimizin de güven ve umut kaynağı haline gelmiştir.
Türk Silahlı Kuvvetlerini sırtını dayadığı bir ulu çınar, bir yüce dağ gibi gören hiç kimseyi de hamdolsun bugüne kadar hayal kırıklığına uğratmadık. Rabbim her birinizden razı olsun. Rabbim her birinizi esirgesin. Rabbim girdiğiniz her mücadelede sizi muzaffer eylesin. Sizler, şüheda yoluna adanmış Mehmetçiklerimizsiniz ve sizin mükafatınız sevgililer sevgilisi Peygamberimize komşu olmaktır. Bu duygularla halen sınırlarımızda ve sınırlarımızın ötesinde her nerede olursa olsun görevleri başında olan askerlerimize başarılar diliyorum. Devletimizin, milletimizin, vatanımızın bekası için gözlerini kırpmadan ölüme yürüyen şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.”